Ağır yaptırımlar nedeniyle uzun süredir zorluk yaşayan Kuzey Kore ekonomisi 2023’te pozitif işaretler verdi.
Güney Kore Merkez Bankası’nın bugün yayımladığı tahmine göre, Kuzey Kore ekonomisi 2023 yılında yüzde 3,1 oranında büyüdü.
Bankanın tahminlerine göre, 2016 yılında yüzde 3,9 oranında büyüyen Kuzey Kore ekonomisi, 2017’de yüzde 3,5, 2018’de 4,1 oranında küçülmüş, 2019’da yüzde 0,4 oranında büyüdükten sonra pandemi yılı olan 2020’de yüzde 4,5, 2021’de yüzde 0,1, 2022’de yüzde 0,2 oranında küçülmüştü.
AĞIR SANAYİDE HIZLI BÜYÜME
Böylece Kuzey Kore ekonomisi, 7 yıl sonra ilk kez 2023 yılında yüzde 3’ün üzerinde büyümeye imza attı. 2011’de babası Kim Jon-il’in ölümünün ardından iktidara gelen Kim Jong-un’un dönemindeki en yüksek büyüme oranlarından biri olarak kayıtlara geçti.
Güney Kore Merkez Bankası, kuzeyin imza attığı büyümede ağır sanayi ve kimya sektörünün etkili olduğunu, ağır sanayide yıllık yüzde 8,1’lik büyüme ivmesinin yakalandığını, demir, çelik, bakır, nikel ve alüminyum gibi metallerin üretiminde artış olduğunu tahmin etti.
RUSYA ETKİSİ
Bloomberg’de bugün yayımlanan “Kuzey Kore ekonomisi Kim-Putin ilişkilerinin silah ticaretini artırmasıyla yükselişe geçti” başlıklı haberde, Rusya ile son dönemde artan yakınlaşmaya dikkat çekildi.
Haberde, Rusya’ya yapılan silah transferlerinin Kim Jong-Un rejimine destek sağladığı, bu sayede de Kim’in ABD ve Güney Kore’ye dönük tehditlerini artırıp diplomasiden uzaklaştığı öne sürüldü.
Güney Kore yönetimi, Kuzey Kore’nin Ukrayna’ya karşı kullanılmak üzere Rusya’ya silah, mühimmat ve füze sevk ettiğini, karşılığında başta gıda olmak üzere Rusya’dan çeşitli ürünleri aldığını öne sürerken, Moskova ve Pyonyang bu iddiaları reddediyor.
Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, geçen ay Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i ağırlamış, nükleer silaha sahip bu iki gücün yakınlaşması ABD ve Güney Kore’de kaygı yaratmıştı.
ABD Savunma Bakanlığına (Pentagon) bağlı Savunma İstihbarat Ajansı (DIA), 30 Mayıs 2024 tarihinde yaptığı açıklamada, Kuzey Kore füzelerine ait parçaların Ukrayna’da bulunduğunu öne sürmüştü.