BM’den ‘İsrail’ açıklaması: Ne kadar çabuk o kadar iyi

Lacroix, BM Merkezi’ndeki günlük basın toplantısında, gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Suriye ve İsrail’e yakın zamanda gerçekleştirdiği 5 günlük ziyarete ilişkin bilgi veren Lacroix, İsrail’in, 1974 tarihli, Suriye ile İsrail arasında belirlenen anlaşmaya aykırı olarak süren bölgedeki askeri varlığının BM misyonu personeli için “zorlaştırıcı” olmaya devam ettiğini dile getirdi.

“AÇIK BİR İHLAL”

Lacroix, İsrailli yetkililerle görüşmesinde İsrail güçlerinin söz konusu bölgede kalmasının “açık bir ihlal” olduğunu belirttiğini aktararak, “İsrail bunun geçici olduğunu belirtiyor. Tabii ki ihlal olan bu askeri varlık ne kadar çabuk sona ererse o kadar iyi.” dedi.

Bir gazetecinin İsrail’in bölgeden çekilmesi için BM’nin ne tür somut adımlar attığı yönündeki sorusuna da Lacroix, “Şu an gerçekten yapabileceğimiz şey, İsrail yetkililere, tampon bölgedeki varlıklarının bir ihlal olduğunu ve elbette bu ihlale son vermelerini dört gözle beklediğimizi vurgulamaya devam etmemizdir.” yanıtını verdi.

Lacroix, bölgeyi ziyareti sırasında Suriyeli yetkililerle yaptığı görüşmelerde de BM’nin bölgedeki misyonunu değerlendirdiklerini ve taraflar arasında istikrarlı bir etkileşime vurgu yaparak, bu konuda Suriye’den olumlu bir karşılık aldıklarını ifade etti.

LÜBNAN’DA İSRAİL VARLIĞI

Gazetecilerin soruları üzerine İsrail’in güney Lübnan’daki askeri varlığı konusunda da endişelerini dile getiren Lacroix, bölgede durumun şu an “değişken ama sakin” olduğuna işaret etti ve İsrailli yetkililere, özellikle sivillerin güvenliğine ve mallarına saygı göstermeleri gerektiğini vurguladıklarını söyledi.

Suriye’deki Baas rejiminin aralıkta çökmesiyle İsrail ordusu, Suriye toprağı olan Golan Tepeleri’ndeki işgalini genişletmiş, başkent Şam’ın 25 kilometre yakınlarına kadar sokulmuştu.

İsrail, Suriye’ye ait Golan Tepeleri’ni 1967’den bu yana işgal altında tutuyor. İsrail ile Suriye arasında 1974’te imzalanan Kuvvetlerin Çekilmesi Anlaşması ile tampon bölge ve silahtan arındırılmış bölgenin sınırları belirlenmişti.

Öte yandan, Lübnan ile yapılan ateşkes anlaşmasına rağmen güneyden çekilmeyen İsrail, bölge halkının geri dönüş talebine saldırılarla karşılık vermeye devam ediyor.

Lübnan ile İsrail arasında 27 Kasım 2024’te yapılan ateşkes anlaşması uyarınca İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyinde işgal ettiği bölgelerden 60 gün içinde çekilmesi öngörülüyordu.

Related Posts

Microsoft binlerce çalışanını kapı dışarı edecek! Resmen duyurdular…

Microsoft’un açıklamasında, en iyi zamanlarda bile stratejik gereksinimlere uyum sağlamak için düzenli olarak iş gücünde ayarlamalar yapıldığı bildirildi. Daha çevik hale gelmek amacıyla yönetim katmanlarının azaltılacağına işaret edilen açıklamada …

Adıyaman Belediye Başkanı Tutdere: İller Bankası’ndan 50 milyon TL kesinti yapıldı

Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, temmuz ayı meclis toplantısında İller Bankası’ndan gelen ödenekten 50 milyon TL kesinti yapıldığını açıkladı. Tutdere, “Bu kesinti, hizmet binamız başta olmak üzere bazı yatırımlarda ve hakediş ödemelerinde aksamalara neden oldu” dedi.

Diyarbakır’da 20 tekstil fabrikası kapandı

Türkiye’deki ekonomik krizin etkisiyle Diyarbakır Tekstil İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde üretim yapan 20 fabrika kapanırken, birçok fabrikanın da kapasitesi düşürüldü. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Mehmet Kaya, Türkiye’nin üretim üssü olmaktan hızla çıktığını belirterek, “Yöneticiler bu işe seyirci kalmamalı. Eğer biz üretim üssü olmaktan çıkarsak tamamen harcayan, dışarıdan ithal eden bir pozisyona geçeriz” dedi.

Stokları azalan ABD, Ukrayna’ya füze sevkiyatını durdurdu

Pentagon, ABD’nin stoklarının azalmış olması sebebiyle bazı hava savunma füzeleri ile hassas güdümlü mühimmatın Ukrayna’ya sevkiyatını durdurdu.

AKP ile DEM Parti arasında ipler gerildi

TBMM Genel Kurulu’nda AKP ile DEM Parti arasında Kobani davası üzerinden gerilim yaşandı.

Netanyahu’nun oğlu açıkladı: Neden ABD’ye taşındı?

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun oğlu Yair Netanyahu, muhalif protestocuların kendisine yönelik “ölüm tehditleri” nedeniyle ülkeyi terk ederek ABD’ye taşındığını iddia etti.