BBC’nin haberine göre, İspanya’daki Madrid Üniversitesi’nden akademisyen Maria Dolores Merino, 100 yaşını aşan bireyleri yıllardır incelemekte. Merino, uzun yaşam süresine sahip kişilerin ortak özelliklerini sekiz farklı kategoride topladığını açıkladı.
ENERJİ VE YAŞAM İSTEĞİ
100 yaşını geçen bireylerde en dikkat çeken özelliklerden biri, yaşam enerjisi ve zindelik. Yaşama karşı duydukları bu güçlü istek, onların uzun ve sağlıklı bir hayat sürmelerinde önemli bir rol oynuyor.
Araştırmacı Maria Dolores Merino, “100 yaşını aşmış bireylerle yaptığımız görüşmelerde, hayata karşı güçlü bir yaşama arzusu fark ediliyor. Onlarla konuşurken, yaşlarını asla tahmin edemezsiniz; genel olarak çok daha genç birinin enerjisini ve karakterini sergiliyorlar,” diyor.
Benzer şekilde, ABD’nin Boston kentinde 100 yaş üzerindekileri inceleyen bir projeyi yöneten Stacy Andersen de aynı gözlemi paylaşıyor: “Bu bireylerin çoğu, yaşamaktan keyif aldıklarını ifade ediyor. Bu gerçekten harika bir şey.”
SOSYALLEŞME ARZUSU
Araştırmalar, 100 yaşını aşan bireylerin genellikle güçlü bir sosyalleşme isteği taşıdığını gösteriyor. Maria Dolores Merino, “Bu insanlar, aileleri ve arkadaşlarıyla sıkı bağlar kuruyorlar. Ellerinden geldiğince başkalarına yardım etmeye çalışıyorlar ve kendilerini sevilmiş hissetmeleri onlar için son derece önemli,” diye belirtiyor. Bu sosyal bağların, uzun ve sağlıklı bir yaşam üzerinde büyük bir etkisi olduğu düşünülüyor.
Stacy Andersen’in çalışmaları da 100 yaş üzerindeki bireylerin “dışa dönük” ve yeni insanlarla tanışmaya açık olduğunu ortaya koyuyor. Andersen, “Ne yazık ki, 100 yaşına ulaşmanın olumsuz yanlarından biri, tanıdığınız birçok kişinin artık hayatta olmaması. Bu yüzden yeni insanlarla tanışmaya açık olmak oldukça önemli bir faktör haline geliyor,” diye belirtiyor. Sosyalleşme becerisi, bu bireylerin yaşam kalitesini korumada kritik bir rol oynuyor.
ÖZVERİ VE AMAÇ SAHİBİ OLMAK
100 yaşını aşan bireylerde öne çıkan bir diğer ortak özellik, özverili olmaları. Maria Dolores Merino, “Bu insanlar genellikle sorumluluk duygusuna sahip ve çalışkan. Hedeflerine ulaşmak için kararlı bir şekilde çaba sarf ediyorlar,” diyor.
Stacy Andersen ise, 100 yaşını aşan kişilerin çocuklarını incelediğinde, onların da genellikle ailelerinin izinden giderek benzer bir yaşam tarzını benimsediklerini gözlemlemiş. Bu, nesiller boyu süregelen bir dayanıklılık ve bağlılık örneği sunuyor.
“Uzun yaşam ile hayatta belirli hedefler edinmek arasında güçlü bir bağlantı bulunuyor. Bu bireyler, her zaman ulaşmak istedikleri bir hedefe sahipler. Her gün onlar için bir anlam taşıyor ve bir amaç doğrultusunda yaşıyorlar.”
DAYANIKLILIK
Zorluklarla başa çıkabilme yeteneği ve dayanıklılık, uzun ömürlü bireylerin “sırları” arasında önemli bir yer tutuyor. Zorluklarla karşılaştıklarında direnç gösterebilmek ve bu deneyimlerden ders çıkarabilmek, uzun yaşam süresiyle doğrudan bağlantılı olabilir.
Maria Dolores Merino, “Bu çok kritik çünkü sıkıntılarla yüzleşip ilerlemeye devam etmenizi sağlıyor ve bu süreçlerin psikolojik olarak sizi yıpratmasını engelliyor,” diyor.
Bu, elbette ki bu bireylerin zorluklar karşısında üzülmedikleri anlamına gelmiyor; ancak önemli olan, güçlüklerle yüzleşip yola devam edebilme yeteneğine sahip olmaları.
YAŞAM ÜZERİNDE KONTROL SAHİNİ OLMAK
100 yaşını aşan bireylerin bir diğer ortak psikolojik özelliği, yaşamları üzerinde kontrol sahibi olmaları ve kararlarını kendilerinin vermeleridir.
Maria Dolores Merino, “Bu kişiler genellikle bağımsız ve hayatlarını kendi istekleri doğrultusunda yönlendirebilmişler,” diyor. Kendi hayatlarını yönetebilme becerisi, uzun yaşamın önemli bir parçası olarak öne çıkıyor.
ENTELLEKTÜEL MERAK VE MOTİVASYON
100 yaşını aşan bireylerde gözlemlenen bir diğer önemli özellik, aktif bir zihne sahip olmaları. Bu kişiler meraklı, öğrenmeye açık ve kendilerini sürekli geliştirme arzusuyla dolular. Araştırmacılar, bu entelektüel motivasyonun uzun yaşam süresinde belirleyici bir rol oynadığını vurguluyor.
Araştırmaya katılan bireyler, dünya üzerindeki gelişmelere ilgi gösteriyor ve yeni şeyler öğrenmeye karşı büyük bir merak besliyorlar. Maria Dolores Merino, “Çoğunluğu, sosyal statülerinden bağımsız olarak, düzenli kitap okuyor ve kendi evlerinde kitaplıkları bulunuyor,” diye belirtiyor. Bu entelektüel merak, uzun ömürlü bireylerin yaşam tarzında önemli bir rol oynuyor.
POZİTİF BAKIŞ AÇISI
Stacy Andersen’e göre, 100 yaşını geçen bireyler genellikle oldukça olumlu bir bakış açısına sahip. “100 yaşını aşan birinden ‘Keşke hayatta olmasaydım’ gibi bir cümle duymak neredeyse imkansız. Ancak, 40 yaşındaki birine ‘100 yaşına kadar yaşamak ister misin?’ diye sorsanız, çoğu ‘Hayır’ cevabını verir,” diyor Andersen.
Ayrıca, uzun yaşayan bireylerin dünya üzerindeki gelişmelere karşı ilgisi genellikle oldukça yüksek oluyor.
KAVRAYIŞ VE ZİHİNSEL YETENEKLER
Uzun yaşam süren bireylerde öne çıkan bir diğer önemli özellik, güçlü kavrayış ve idrak yetenekleridir. Maria Dolores Merino’ya göre, bu kişilerde düşünme, muhakeme yapma ve problem çözme gibi bilişsel beceriler belirgin bir şekilde gelişmiştir.
“Özellikle kendi kendilerine öğrenme yetenekleri dikkat çekiyor. Eğitim almadıkları konularda bile çekinmeden öğrenmeye açıklar, öğrenme arzusuna ve derin bir meraka sahipler. Hafızaları kuvvetli, hızlı öğreniyorlar,” diye ekliyor Merino.