Mantar enfeksiyonlarının evrimleşerek tedavi için kullanılan ilaçlara karşı direnç kazanması, bazı bilim insanlarının “sessiz salgın” olarak tanımladığı ciddi bir sorun haline geliyor. Bu durum, enfeksiyonların daha hızlı yayılmasına ve tedavi süreçlerinin zorlaşmasına neden oluyor. Araştırmacılar, mantar enfeksiyonlarının bu direnç geliştiren yapısının, bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler için büyük bir tehdit oluşturduğunu ve acilen ele alınması gerektiğini vurguluyor. Bu “sessiz salgın” ile mücadele etmek için yeni ilaçların ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi gerekiyor.
MANTAR ENFEKSİYONLARI CİDDİ TEHDİT OLUŞTURUYOR
Dünya, her yıl yaklaşık 5 milyon insanın ölümüne katkıda bulunan antibiyotik direnci krizine karşı mücadele ederken, bilim insanları mantar enfeksiyonlarının da ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguluyor.
Manchester Üniversitesi’nden moleküler biyolog Norman van Rhijn ve uluslararası araştırma ekibi, sadece bakterilere odaklanmak yerine mantar enfeksiyonlarına da dikkat çekiyor. Ekip, hükümetleri, bilim camiasını ve ilaç endüstrisini, mantar enfeksiyonlarının yarattığı tehdidi ciddiye almaya ve bu sorunla mücadele için daha fazla kaynak ayırmaya çağırıyor.
Bu küresel sağlık krizi, özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler için büyük risk taşırken, bilim insanları mantar enfeksiyonlarına karşı daha etkili tedavilerin geliştirilmesi gerektiğini belirtiyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün 2022 yılında yayımladığı “Mantar Öncelikli Patojen Listesi”, insan sağlığı için en tehlikeli mantar patojenlerini sıralıyor. Listede, solunum sistemini tehdit eden Aspergillus fumigatus, maya enfeksiyonlarına neden olan Candida, ürogenital sistem ve kan dolaşımını enfekte edebilen Nakaseomyces glabratus ve deri, saç, tırnakları etkileyen Trichophyton indotineae gibi tehlikeli türler yer alıyor. Özellikle yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, bu enfeksiyonlara karşı daha savunmasız durumda. Bu liste, küresel sağlık tehditlerine karşı daha etkili mücadele stratejileri geliştirilmesi gerektiğini vurguluyor.
TARIM UYGULAMALARI ÖLÜMCÜL MANTAR ENFEKSİYONLARINI TETİKLİYOR
Araştırmalara göre, ölümcül mantar enfeksiyonları dünya çapında her yıl 6,5 milyon kişiyi etkiliyor ve 3,8 milyon ölüme neden oluyor. Mantarlar, bakteriler ve virüslere kıyasla daha karmaşık organizmalar olduğundan, etkili ilaçların geliştirilmesi bilim insanları için zorlu bir süreç haline geliyor. Şu anda, derin veya invaziv mantar enfeksiyonlarını tedavi etmek için yalnızca dört ana sistemik antifungal sınıfı bulunuyor ve bu ilaçlara karşı direnç giderek yaygınlaşıyor.
Bilim insanları, tarımda kullanılan fungisitlerin de mantar enfeksiyonlarına karşı direncin artmasına katkıda bulunduğunu belirtiyor. Tarım uygulamalarında kullanılan fungisitler, insan sağlığını tehdit eden mantarlarda çapraz dirence yol açabiliyor. Bu nedenle, dünya genelinde tarım ürünlerini koruma ve mantar enfeksiyonlarını tedavi etme arasında bir denge kurulması gerektiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, bu dengeyi sağlamak için küresel işbirliği ve düzenlemelerin önemini vurgularken, özellikle belirli antifungal ilaçların kullanımının sınırlandırılmasını öneriyor. Bu yaklaşım, hem gıda güvenliği hem de gelecekte mantar enfeksiyonlarına karşı mücadelede dirençli patojenlerin etkisini azaltmayı hedefliyor.
Çalışma, The Lancet’te yayımlandı.